21 Haziran 2007 Perşembe
Lenf kanserlerinin genel adı lenfomadır. Oldukça seyrek karşılaşılan kanserlerden olan Hodgkin hastalığı, lenfoma gruplarından biridir. Lenf kanserlerinin geri kalanına Hodgkin-dışı (non-Hodgkin) lenfomalar denmektedir. Bu blogda Hodgkin's hastalığı tanıtılmaktadır.
Lenf sistemi, bedenin hastalıklar ve enfeksiyonlarla savaşmasına yardımcı olan bağışıklık sisteminin önemli bir bileşenidir. Lenf sisteminin ince lenf damarları, kan damarları gibi, bütün vucudu saran bir ağ oluşturmaktadır. Lenf damarları renksiz bir sıvı olan lenf sıvısı taşır. Lenf sıvısı enfeksiyonlarla savaşan ve lenfosit adı verilen hücreler içerir. Bu damarlar ağı içinde lenf bezleri adı verilen küçük organlar mevcuttur. Lenf bezleri kümeler halinde, başlıca kol altında, kasıkta, boyunda, göğüste ve karında bulunurlar. Dalak, timus, bademcikler ve kemik iliği de lenf sisteminin bölümleridir. Lenf dokusu bedenin mide, barsaklar ve deri gibi diğer bölümlerinde de bulunur.
Kanser vücüdun temel yaşam ünitesi olan hücrede başlayan bir grup hastalığın ortak adıdır. Hodgkin's hastalığını anlamak için, normal hücreler hakkında bilgi sahibi olmak ve kanser durumunda neler değiştiğini bilmek yararlı olacaktır. Beden pek çok değişik tipte hücreden oluşmuştur. Normalde, hücreler ancak gerek olduğu zaman büyür ve başka hücreler oluşturmak üzere bölünürler. Bu sürecin düzenli ve denetimli bir biçimde gerçekleşmesi vücudun sağlıklı kalmasını sağlar. Bazen yeni hücrelere gerek duyulmazken de hücreler bölünmelerini sürdürür. Bu durum, o bölgede doku miktarının artmasına, kalınlaşmaya ya da bir kitlenin ortaya çıkmasına yol açar. Bu kitleye tümör denir. Tümörler iyi huylu (kanserli olmayan) ya da kötü huylu (malin, kanserli) olur.
Hodgkin's hastalığında, lenf sistemi içindeki hücreler anormal özellikler kazanır: Çok hızlı bölünür, düzensiz ve denetimsiz olarak büyürler. Yukarda anlatıldığı gibi lenf dokuları bedenin pekçok bölgesinde bulunmaktadır. Hodgkin's hastalığı bu bölgelerden herhangi birinde ortaya çıkabilir: bu tek bir lenf bezi olabileceği gibi, bir grup da olabilir; ya da bazen de lenf sisteminin kemik iliği veya dalak gibi bir başka bölümünde ortaya çıkabilir. Bu tip kanser bir lenften, lenf kümesinden bir sonrakine doğru oldukça düzenli bir şekilde yayılma eğilimindedir. Örneğin, boyun lenf nodlarında ortaya çıkan Hodgkin's hastalığı önce köprücük kemiği üzerindeki nodlara ve sonra göğüste kolların altındaki nodlara doğru yayılabilir. Bazı durumlarda hastalık tüm bedeni kaplayabilir.
Lenf sistemi, bedenin hastalıklar ve enfeksiyonlarla savaşmasına yardımcı olan bağışıklık sisteminin önemli bir bileşenidir. Lenf sisteminin ince lenf damarları, kan damarları gibi, bütün vucudu saran bir ağ oluşturmaktadır. Lenf damarları renksiz bir sıvı olan lenf sıvısı taşır. Lenf sıvısı enfeksiyonlarla savaşan ve lenfosit adı verilen hücreler içerir. Bu damarlar ağı içinde lenf bezleri adı verilen küçük organlar mevcuttur. Lenf bezleri kümeler halinde, başlıca kol altında, kasıkta, boyunda, göğüste ve karında bulunurlar. Dalak, timus, bademcikler ve kemik iliği de lenf sisteminin bölümleridir. Lenf dokusu bedenin mide, barsaklar ve deri gibi diğer bölümlerinde de bulunur.
Kanser vücüdun temel yaşam ünitesi olan hücrede başlayan bir grup hastalığın ortak adıdır. Hodgkin's hastalığını anlamak için, normal hücreler hakkında bilgi sahibi olmak ve kanser durumunda neler değiştiğini bilmek yararlı olacaktır. Beden pek çok değişik tipte hücreden oluşmuştur. Normalde, hücreler ancak gerek olduğu zaman büyür ve başka hücreler oluşturmak üzere bölünürler. Bu sürecin düzenli ve denetimli bir biçimde gerçekleşmesi vücudun sağlıklı kalmasını sağlar. Bazen yeni hücrelere gerek duyulmazken de hücreler bölünmelerini sürdürür. Bu durum, o bölgede doku miktarının artmasına, kalınlaşmaya ya da bir kitlenin ortaya çıkmasına yol açar. Bu kitleye tümör denir. Tümörler iyi huylu (kanserli olmayan) ya da kötü huylu (malin, kanserli) olur.
Hodgkin's hastalığında, lenf sistemi içindeki hücreler anormal özellikler kazanır: Çok hızlı bölünür, düzensiz ve denetimsiz olarak büyürler. Yukarda anlatıldığı gibi lenf dokuları bedenin pekçok bölgesinde bulunmaktadır. Hodgkin's hastalığı bu bölgelerden herhangi birinde ortaya çıkabilir: bu tek bir lenf bezi olabileceği gibi, bir grup da olabilir; ya da bazen de lenf sisteminin kemik iliği veya dalak gibi bir başka bölümünde ortaya çıkabilir. Bu tip kanser bir lenften, lenf kümesinden bir sonrakine doğru oldukça düzenli bir şekilde yayılma eğilimindedir. Örneğin, boyun lenf nodlarında ortaya çıkan Hodgkin's hastalığı önce köprücük kemiği üzerindeki nodlara ve sonra göğüste kolların altındaki nodlara doğru yayılabilir. Bazı durumlarda hastalık tüm bedeni kaplayabilir.
hodgkın lenfoma nedir?
Hodgkin (Hoçkin) hastalığı olarak da bilinen Hodgkin Lenfoma, tedaviye yanıt veren bir lenf bezi çoğalması ile seyreden kronik (süregen) bir hastalıktır. Aslında bir çeşit iyi huylu kanserdir ve nedeni bilinmemektedir. Boyunda ve mediastende (göğüste) lenf bezi büyümeleri olur. Hastalık hızlı ilerleyebileceği gibi yavaş da ilerleyebilir, hatta herhangi bir bulgu olmadan sessiz bile kalabilir. Çeşitli safhaları vardır, buna göre tedavisi de değişir. Hemen hemen bütün hastalar kemoterapi (ilaç tedavisi) ve radyoterapi (ışın tedavisi) ile iyileşebilir.
Yukarıda hastalığın tanımını yaptıktan sonra böyle bir blog açmaya neden gerek gördüğümü sizlere kısaca anlatayım:
28 yaşındayken bu hastalığa yakalandım. Hastalık teşhisi konduğunda dünya başıma yıkılmıştı çaresizdim.Çünkü kanser kelimesini telaffuz etmekten kaçınırken böyle bir şey başıma gelmişti. Ancak zaman geçtikçe bu hastalığın tedavisinin yapılabildiğini ve başarı oranının çok yüksek olduğunu öğrendiğimde düşüncelerimin yanlış olduğunu anladım. Yine de bana tedavim sırasında en büyük morali bu hastalığı geçirmiş olan ve şimdi hayatlarına kaldıkları yerden devam eden kişiler oldu. Onlarla konuştukça ve hikayelerini dinledikçe rahatlıyordum. Yurtdışında yaşayan ailem bana bu bloglardaki kişilerle konuşmamı tavsiye ettiler. Birkaç tanesiyle konuşma fırsatım oldu ancak bu konu hakkında yazılmış ve duygu ve düşüncelerin paylaşılmış olduğu bir Türk bloğuna rastlayamamış olmanın neticesinde bu blogu açmaya karar verdim. Tek amacım bu hastalığa hergün yakalanan Hodgkin lenfoma teşhisi konan ve tedavi süresince nelerle karşılaşacaklarını bilemeyen yüzlerce insana yardımcı olmak. Ben bunun eksikliğini çok yaşadım ve tedavim bitince insanlara bu blog aracılığıyla yardımcı olacağıma kendime söz verdim. Bu arada tedavim biteli 1 yıl oluyor. Herkese sağlıklı günler diliyorum.
TÜM DUYGU DÜŞÜNCE VE SORULARINIZI BEKLİYORUM.
SEVGİYLE KALIN
Yukarıda hastalığın tanımını yaptıktan sonra böyle bir blog açmaya neden gerek gördüğümü sizlere kısaca anlatayım:
28 yaşındayken bu hastalığa yakalandım. Hastalık teşhisi konduğunda dünya başıma yıkılmıştı çaresizdim.Çünkü kanser kelimesini telaffuz etmekten kaçınırken böyle bir şey başıma gelmişti. Ancak zaman geçtikçe bu hastalığın tedavisinin yapılabildiğini ve başarı oranının çok yüksek olduğunu öğrendiğimde düşüncelerimin yanlış olduğunu anladım. Yine de bana tedavim sırasında en büyük morali bu hastalığı geçirmiş olan ve şimdi hayatlarına kaldıkları yerden devam eden kişiler oldu. Onlarla konuştukça ve hikayelerini dinledikçe rahatlıyordum. Yurtdışında yaşayan ailem bana bu bloglardaki kişilerle konuşmamı tavsiye ettiler. Birkaç tanesiyle konuşma fırsatım oldu ancak bu konu hakkında yazılmış ve duygu ve düşüncelerin paylaşılmış olduğu bir Türk bloğuna rastlayamamış olmanın neticesinde bu blogu açmaya karar verdim. Tek amacım bu hastalığa hergün yakalanan Hodgkin lenfoma teşhisi konan ve tedavi süresince nelerle karşılaşacaklarını bilemeyen yüzlerce insana yardımcı olmak. Ben bunun eksikliğini çok yaşadım ve tedavim bitince insanlara bu blog aracılığıyla yardımcı olacağıma kendime söz verdim. Bu arada tedavim biteli 1 yıl oluyor. Herkese sağlıklı günler diliyorum.
TÜM DUYGU DÜŞÜNCE VE SORULARINIZI BEKLİYORUM.
SEVGİYLE KALIN
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)